Deutsche Bank, Sürekli Bakır Açığı Öngörüyor, 2026 Fiyat Tahminini 10.600 Dolar/Ton'a Yükseltti
## Yönetici Özeti
Deutsche Bank, küresel bakır piyasasına ilişkin görünümünü revize ederek 2026 yılına kadar sürecek bir açık öngörüyor. Bu analiz, ciddi ve devam eden arz tarafı kesintileri ile önemli endüstriyel konsolidasyona dayanmaktadır. Banka, 2026 yılı fiyat tahminini ton başına 10.600 dolara yükselterek, piyasadaki sıkılığın gelecekteki üretimi teşvik etmek için bir teşvik-fiyatlandırma ortamını gerektireceğini tahmin ediyor. Bu görünüm, Çin talebindeki yavaşlama ve daha geniş ekonomik endişelere rağmen devam ediyor.
## Detaylı Olay
Yakın zamanda yayınlanan bir analist raporunda, **Deutsche Bank** güncellenmiş emtia tahminlerini detaylandırarak bakır piyasasındaki yapısal açığı vurguladı. Banka, 2026 yılı bakır fiyat hedefini **ton başına 10.600 dolara** yükseltti. Ayrıca, 2026 yılının ilk yarısında fiyatların **ton başına 11.000 doları** aşabileceğini tahmin ediyor. **UBS** gibi diğer kurumlar ise Eylül 2026'ya kadar fiyatların **ton başına 12.500 dolara** ulaşabileceğini öngörerek daha da yükseliş yönlü bir görüşe sahip.
Bu tahminin temelinde önemli bir arz ve talep dengesizliği yatmaktadır. Bakır talebinin yılda yaklaşık %2,5 oranında istikrarlı bir şekilde büyümesi bekleniyor. Buna karşılık, maden üretiminin 2025'te daraldıktan sonra 2026'da sadece %1'lik marjinal bir artışla toparlanması bekleniyor. Bu minimal arz tepkisi, genişleyen açığı kapatmak için yetersizdir.
## Piyasa Etkileri
Sürekli bakır açığı tahmini, hem üreticiler hem de tüketiciler için önemli sonuçlar doğurmaktadır. İmalat, inşaat ve elektronik gibi bakıra büyük ölçüde bağımlı endüstriyel sektörler için bu tahmin, sürekli maliyet baskıları anlamına geliyor. Tersine, bakır madenciliği şirketleri daha yüksek fiyat ortamından faydalanabilir. **Anglo Teck**, **Glencore** ve **Freeport-McMoRan** gibi firmalar, üreticileri daha yüksek marjlarla ödüllendirebilecek bir piyasada konumlanmıştır.
Analiz, piyasanın bir "teşvik bazlı fiyatlandırma rejimine" girdiğini göstermektedir. Bu finansal dinamik, şirketlerin uzun vadeli talebi karşılamak için yeni madencilik kapasitelerine yatırım yapmaları ve geliştirmeleri için gerekli finansal teşviki sağlamak amacıyla fiyatların uzun süre yüksek kalması gerektiği anlamına gelir.
## Uzman Yorumu
Deutsche Bank'ın yorumu, temel arz kısıtlamalarının yükseliş tahmininin ana itici gücü olduğunu vurgulamaktadır. Banka, büyük endüstriyel konsolidasyon ve ciddi arz kesintilerinin piyasayı daha önce beklenenden daha erken sıkılaştırdığını belirtiyor. Bankanın analistleri, 2025'in ikinci yarısında Çin talebindeki belirgin yavaşlamayı ve yapay zeka ile ilgili potansiyel yatırım balonuna ilişkin endişeleri kabul etseler bile bu görüşü sürdürüyorlar.
Büyük bir küresel ekonomik gerileme olmadığı sürece, bankanın görüşüne göre yapısal arz sorunları orta vadede bakır piyasasının seyrini şekillendiren baskın faktör olacaktır.
## Daha Geniş Bağlam
Bakır piyasasındaki durum, kritik endüstriyel emtialar için tedarik zinciri kırılganlığının daha geniş bir temasını yansıtmaktadır. Yeni madencilik projelerine yıllarca süren yetersiz yatırım, jeopolitik istikrarsızlık ve ana üretim bölgelerindeki daha katı çevre düzenlemeleri ile birleşerek bir darboğaz yaratmıştır. Geleneksel sektörlerden gelen talep güçlü kalırken, enerji geçiş teknolojilerinden (elektrikli araçlar ve yenilenebilir enerji altyapısı gibi) ve yapay zeka destekli veri merkezi genişlemesinden gelen yeni talebin daha fazla baskı oluşturması beklenmektedir. Finansal kurumların mevcut fiyat tahminleri, piyasanın yeni, önemli bakır arzını piyasaya sürmek için gereken yüksek sermaye maliyetlerini ve uzun teslim sürelerini fiyatlamaya başladığını işaret etmektedir.